Buğday fiyatlarının yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla küresel ölçekte yükselmesi ve tarımsal destekleme miktarlarının ciddi oranda artması, buğday ekim alanlarını genişletti.
2020 üretim sezonunda buğday ekim alanının 68,5 milyon dekardan, 75 milyon dekara çıkması bekleniyor.
Salgın döneminde gündeme gelen ithalat ve ihracat kısıtlamaları nedeniyle dünya genelinde ortaya çıkan gıda güvenliği endişesi, buğdayı en önemli gıda maddesi haline getirdi.
Dünya ile birlikte Türkiye'de de buğday fiyatlarının yükselmesi, üreticinin yüzünü güldürdü.
Yükselen piyasa fiyatlarıyla beraber, buğdaya yönelik tarımsal destekleme miktarlarının da artması, çiftçinin yeni sezon için ekim tercihini buğdaydan yana kullanmasını sağladı.
Uluslararası Hububat Konseyi, 2020/2021 sezonu buğday tahminini, temmuz ayına göre 1 milyon ton artırarak, 763 milyon ton olarak revize etti.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ise 2020 yılının birinci tahmininde, buğday üretiminin 2019 sezonuna göre yüzde 7,9'luk artışla 20,5 milyon tona ulaşacağını öngördü.
- "Gıda güvenliği açısından çok önemli"
Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Soylu, AA muhabirine, buğdayın, dünyada en önemli gıda ürünü haline gelmesi nedeniyle küresel piyasa fiyatlarının sürekli artış gösterdiğini anlattı.
Dünya gıda sisteminde yaşanabilecek krizlere dikkati çeken Soylu, "Salgın süreci devam ederse, buğday ithal etme konusunda ciddi sorunlar ortaya çıkabilir. Bu da ülkemizde buğdayın ekim alanını ve üretimini gündem haline getirdi." dedi.
Yurt içinde de yükselen buğday fiyatlarının, üretime ilgiyi artırdığına işaret eden Soylu, şunları kaydetti:
"Buğday ekiminde belirgin bir artış var. Bunu olumlu karşılıyoruz çünkü 9 milyon hektarlarda olan ekim alanımız, 7 milyon hektarın altına düşmüştü. Bu yıl 7,5 milyon hektara çıkmasını bekliyoruz. Bu, ülkemizin gıda güvenliği açısından da son derece önemli. İnşallah önümüzdeki dönem verim için hem yağışlı gider, hem de ekim alanı artışı ile gıda güvenliğimizi garanti altına alırız."
- "Yüksek rekolte için çıkışlar iyi olmalı"
Ekim alanı artışının yanında yüksek rekoltenin de çok önemli olduğunu belirten Soylu, "Haziran başından ekim ayının 20'sine kadar Konya Ovası'na hiç yağış düşmedi desek yeridir. 18-22 Ekim ve 3-4 Kasım tarihlerinde bölgelere göre ortalaması 15-20 milimetre yağış düştü. Toprağın uzun süredir kuru olmasından dolayı yeterli gelmedi. Beklentimiz, yağışların devam etmesi çünkü yüksek rekolte için tohum çıkışlarının iyi olması gerekiyor." diye konuştu.
Buğday fiyatlarının kendilerini memnun ettiğini ifade eden çiftçi Tahir Sertdemir ise bu yıl daha çok buğday ektiklerini aktardı. Sertdemir, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu sene buğday yüzümüzü güldürdü. Devlet, beklediğimizin üstünde bir taban fiyat vermişti ama serbest piyasa, taban fiyatın da üzerine çıktı. Şu anda buğdayın tonu 2 bin 300 liradan gidiyor. Devlet destekleri de çok arttı. Tarlalarımızın büyük bölümünü ektik. Geçtiğimiz yıl 500 dönüm buğday ekmiştik, bu yıl 700 dönüm ektik. Şimdi beklentimiz yağmurların yağması. Attığımız tohumlar kayıpsız çıkarsa bereketli bir yıl geçiririz."